Güzel yurdumuzun müstesna kişileri, kıymetli velileri, öğretmenleri, öğrencileri;

Kuruluşun, kurtuluşun, dirilişin, ayağa kalkışın, şahlanışının

Yarınımız, umudumuz, muradımız, gül benizli, reyhan soluklu, aydan arı, sudan duru sevgili öğrenciler,

Bu gün burada bu kutlu günde,

Koca tarihin ve şu gök kubbenin şahitliğinde, Birçok dirilişe şahit olmuş ülkemizin şahitliğinde, tarihe mal olmuş milletimiz uğruna can vermiş kahramanların şahitliğinde, yastığı mezar taşı yorganı kar olanların şahitliğinde, cedlerimizin başta Gazi Mustafa Kemal Paşa olmak üzere son devletimizi kuranların manevi huzurunda, devletimizin en büyük gününü kutlamak için toplandık. Cumhuriyetimizi kuranlara şükranlarımızı ifade etmek için toplandık.  Cumhuriyetimizin 94. yıl dönümü kutlu olsun.

Değerli öğretmen arkadaşlarım, kıymetli öğrenciler;

                Bu gün tarihin acı dolu günlerinin ardından, yokluk ve imkânsızlık yangının içerisinde kurmayı başardığımız Cumhuriyetimizin kuruluşunun 94. yıl dönümünü kıvançla kutluyoruz.  Tarih sahnesinde pek çok önemli işleri yapmayı başarmış ve dünyaya örnek bir medeniyet kurmuş aziz milletimizin dünyanın geri kalanına karşı verdiği varlık mücadelesini kazandığı, vatanını düşman çizmeleri altında çiğnetmeyeceğini tüm dünyaya kabul ettirdiği,  özgürlük ve bağımsızlığı söz konusu olduğunda hiçbir güce boyun eğmeyeceğini ispatladığı bir günü idrak ediyoruz.  Tarihte binlerce kez ispatlandığı şekliyle Türk milleti Zümrüdüanka kuşu gibi küllerinden doğmayı daima başarmış, imkânsızı mümkün kılmıştır.

                Zor günlerdi. Yokluk dayanılmaz mertebelere ulaşmıştı. Ordumuz savaşlardan bitap haldeydi. Böylesi zor şartlar altında bile devlet mekanizması işletilerek yeni bir devletin kurulumu gerçekleştirildi. Varlığı ve bedeniyle o günün zor şartlarında milletimize hizmet eden bütün kahramanlarımıza canı gönülden şükranlarımı sunarım. Onlar çok kutsi bir uğurda en değerli varlıkları olan canlarını feda ettiler. Yaptıkları fedakârlığın büyüklüğü anlatılamaz. Ruhları şad olsun.

                 Türk milletine en uygun yönetim Cumhuriyettir.  Özgürlüğünü ve bağımsızlığını her şeyin üstünde tutan bir millet için bir zümrenin boyunduruğu altında yaşama fikri kabul edilemez bir durumdur.

                Cumhuriyet halkın vekilleri aracılığıyla kendi geleceğini kendisinin belirlemesidir. Ülke yönetiminin bir avuç azınlığın eline bırakılmadığı bir yönetim felsefesidir. Millet geleceğinin sadece TBMM´ de belirlendiği bir yönetim anlayışıdır. Kurtuluş mücadelesinin en çetin zamanlarında bile bu durum böyle olmuştur.  Şüphesiz Cumhuriyet halkın iradesinin şartsız şeksiz ve kesin olduğu, asla sorgulanmadığı bir yönetim anlayışıdır.

                Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılına 6 yıl kaldı. Vakit bütün dünyaya yepyeni bir müjdeyi haykırma vaktidir.  Vakit fevkalade güzelliklerin kozasının örülme vaktidir. Vakit yepyeni ufuklara doğru atların eğerlenme vaktidir.  Vakit akıl ile adap ile ahlak ile adalet ve aşkla muasır medeniyet sürecini aşma vaktidir. Şüphesiz Cumhuriyeti sevmek onu yaşatmak demektir. Onun uğrunda alın teri, göz nuru dökmek demektir. Atamızın bize emaneti Cumhuriyeti ilelebet yaşatmak için çalışmak demektir.

             Bayramımızı bu duygularla tebrik eder, dünya durdukça kara toprak delinmeden gök kubbe üstümüze çökmeden Cumhuriyetin yıkılmayacağını beyan ederim.